Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, OECD Yükselen Pazarlar Forumu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye Yüzyılı’nın ulaştırma koridorlarıyla şekilleneceğini belirtti. Ticaretin hızlanması ve sınırların aşılması hedefleniyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, OECD Yükselen Pazarlar Forumu’nda yaptığı konuşmada, ulaştırma koridorlarının ekonomik kalkınma üzerindeki etkilerini vurguladı. Uraloğlu, "Küreselleşen dünyada ulaştırma koridorlarının ve altyapının ekonomik kalkınmayı, küresel ticareti ve ülkeler arası iş birliğini nasıl şekillendirdiğini konuşuyoruz" dedi. Ulaştırma altyapısına yapılan yatırımların ticaret maliyetlerini azaltacağını ve ekonomik büyümeyi artıracağını ifade etti.
Uraloğlu, "Ulaştırma altyapısına harcanacak her kuruş, bölgesel entegrasyonu teşvik etmeye ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşmaya katkı sağlayacaktır" şeklinde konuştu. Bu bağlamda, Türkiye’nin ulaştırma koridorları, hem ekonomik hem de sosyal faydaların dengeli bir şekilde dağıtılmasına katkıda bulunacak.
Kalkınma Yolu Projesi ile Asya ile Avrupa arasındaki geçiş süresinin mevcut deniz yollarına kıyasla 15 güne kadar kısaltılması hedefleniyor. Uraloğlu, "Çok yakında Irak ile Kalkınma Yolu Projesi’nin nihai anlaşmasını imzalayarak önemli bir eşiği daha aşmayı planlıyoruz" dedi. Bu proje, bölgesel ticareti canlandırmayı amaçlıyor.
Uraloğlu, Faw Limanı’nın Türkiye’ye ve Avrupa’ya bağlanacak olan bu çok modlu koridorun, bölgesel ticarette yeni bir çağ başlatacağını belirtti. Projenin tamamlanmasıyla birlikte, Türkiye’nin jeopolitik ve ekonomik ağırlığı artacak.
Uraloğlu, Türkiye’nin Asya ile Avrupa’yı birleştiren doğu-batı koridorunda doğal bir köprü olduğunu ifade etti. "Ülkemiz, kıtalararası ulaştırma koridorlarının sağlıklı işlemesinde bir nevi kilit taşı görevi görüyor" dedi. Türkiye’nin, 4 saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar insanın yaşadığı 67 ülkeye ulaşabildiğini vurguladı.
Bu durum, Türkiye’nin küresel ticaretteki rolünü güçlendiriyor. Uraloğlu, "Bu avantajı küresel bağlantısallığı artırmak için kullanmaya kararlıyız" şeklinde konuştu. Türkiye’nin ulaştırma altyapısının geliştirilmesi, bölgesel iş birliğini artıracak.
Uraloğlu, ulusal ulaştırma yatırımlarının uluslararası koridor perspektifi doğrultusunda düzenlendiğini belirtti. "Uluslararası finans kuruluşları ve bölgesel çok taraflı örgütlerle yakın iş birliği içerisinde çalışıyoruz" dedi. Altyapı projelerinin sürdürülebilir ve çevresel baskılara karşı dayanıklı olması gerektiğini vurguladı.
Son 23 yılda ulaştırma ve altyapıya 290 milyar dolarlık yatırım yapıldığını belirten Uraloğlu, "Marmaray’la kıtaları birleştiriyor, Yavuz Sultan Selim ve 1915 Çanakkale Köprüleri’yle uluslararası ticaretin yollarını açıyoruz" dedi. Bu projeler, Türkiye’nin uluslararası bağlantısallığını güçlendirecek.
Uraloğlu, İstanbul’da düzenlenecek olan "Küresel Ulaştırma Bağlantısallığı Forumu" ile İstanbul’u ulaştırma bağlantısallığı konularının küresel ölçekte tartışıldığı bir yer haline getirmeyi hedeflediklerini belirtti. Bu forum, yerli ve yabancı birçok paydaşı bir araya getirecek.
Ulaştırma sistemlerinin tam kapasiteyle çalışmasının önündeki engellerin aşılması için güçlü bölgesel iş birliklerinin önemine dikkat çekti. Uraloğlu, "Güçlü ve entegre bir ulaştırma ağı, yalnızca ticareti kolaylaştırmakla kalmaz, aynı zamanda bölgeler arasında ekonomik fırsatların daha adil dağılmasını sağlar" dedi.